Gega etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Gega etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

29 Ağustos 2012 Çarşamba

BİR BALKAN YOLCULUĞU (BÖLÜM – 2)



ARNAVUTLUK’U GEÇERKEN
4 Temmuz 2012

İbrahim Fidanoğlu

Korku Dağları Bekler

Struga’nın Arnavutluk sınırına doğru tatlı bir meyille yükselen sırtlarının arkasındaki Kafasan sınır kapısından Arnavutluk’a geçiş yaptık. Sınırın ötesinde bizi ilk karşılayanlar, iki telli sazını sınır kapısında Arnavutluk’a giriş yapanlara satmaya çalışan gariban Arnavut ile “uzaylıların” uçan daireleri gibi sırtlara saçılmış Enver Hoca döneminden kalma beton koruganlar oldu. Elbasan’dan Dıraç’a daha sonra Tiran’a ve en sonunda Karadağ sınırındaki İşkodra’ya yönelen bir rotada süren bir günlük yolculuğumuz boyunca, Arnavutluk’un bugününe dair bazı gözlemler yapma fırsatımız oldu.

 Kafasan sınır kapısının Arnavutluk tarafında yer alan Enver Hoca’nın beton koruganları

Genel olarak; oradan oraya bir savrulmuşluk içinde, soğuk savaş döneminin ve reel sosyalizmin; halkları yorup bitirdiği ve şimdi en sıradan Arnavutluk manzaralarında dahi yerini bütün “içtenliğiyle” alan, gönderlere çekilmiş Amerikan ve Alman bayraklarından medet umar hale getirilmiş bir halkın çaresizliğini gördük. Toplumca giderek mafyalaşan ve bugün Arnavutluk’un Avrupa’ya neredeyse “en değerli” ihraç ürünü haline gelmiş bu durum, yokuştan frenleri boşalmış bir otomobil gibi aşağılara doğru sürüklenen bir halkın maddi ve manevi bir düşüşüydü sanki.

Elbasan yolunda dağlara karşı

Halkın yaşamını; daha iyiye, daha güzele taşıma iddiası ile iktidara gelip de “dış düşman” öcüsü ile bütün yüreklere korku aşılayıp, bütün yaptıkları yanlışları bu “dış düşmanlara” endeksleyerek hatalarını sorgulamayan, onlardan ders çıkarıp; o ilerde kurulacak güzel dünyaların hayallerini de berbat eden bu çapsız ve at gözlüğü ile hayata bakan yöneticilerin bir halkı nasıl bir çaresizliğe sürükledikleri ve kimlerden medet umar hale getirdikleri bugünkü Arnavutluk’un her yanında rahatlıkla gözlemlenebilir. Biz bu dediğimizi, Makedonya’dan Karadağ’a doğru Arnavutluk topraklarından geçerken, gün boyunca yapabilme fırsatını yakaladık. Yazacaklarımız, daha çok bir otobüs yolculuğundaki bu gözlemlerimize dairdir.