6 Temmuz 2025 Pazar

BEŞPINAR’DAN SPİL’E

4 Nisan 2025
İbrahim Fidanoğlu
 
Bugün Spil Dağı'nın Kemalpaşa ovasına bakan yamaçlarında yer alan Pomak köyü Beşpınar'dan Spil'in neredeyse tepesindeki mesirelik alanı Atalanı'na yürüdük. Dönüşümüzü ise Atalanı'ndan Manisa'ya inen asfalt yoldan Ansızca'ya doğru ayrılan bir toprak orman yolunu takip ederek gerçekleştirdik. Sabah Beşpınar'a ulaştığımızda 10.30 civarıydı. Molalar dahil 5 saat dağda kaldık. 15.30'da Beşpınar'a ulaştık yeniden. Toplamda yaklaşık 12 km kadar yürümüştük.
 
Beşpınar köyünün çıkışında...
(Nisan 2025)

Dağa Kaçtım gezginleri yürüyüşün başlangıcında...
(Nisan 2025)

Beşpınar'ın kır evleri
(Nisan 2025)
 
Beşpınar'da yavaş hayat, yavaş hayvan...
(Nisan 2025)
 
Salyangozun uzun yürüyüşü; Beşpınar çıkışında...
(Nisan 2025)
 
Sabah Beşpınar'da arabayı bıraktığımız anda sıcaklık 10 derece civarındaydı. Yükseldikçe hava soğudu; sanırım Atalanı'na ulaştığımızda sıcaklık en fazla 7 derece civarında olmalıydı ve üşütüyordu. Spil'e ulaştığımızda hava iyice karardı ama aşağıya ininceye dek ıslanmadık. Beşpınar'dan ovaya doğru arabayla inerken yağış başladı.
 
Beşpınar çıkışındaki çeşme
(Nisan 2025)

Sırta doğru yürüyoruz.
(Nisan 2025)
 
Bir sel yatağını takip ederek kızlçamların altından tepeye doğru tırmandık.
(Nisan 2025)
 
Tepeye doğru...
(Nisan 2025)
 
Beşpınar’dan ayrıldıktan sonra bir süre köyü Atalanı mesire yerine bağlayan asfalt yolun kıyısından yürüdük. Daha sonra bir çoban çeşmesinin yanından kızılçamlarla kaplı bir sırta doğru tırmandık. Oldukça dik sırtta bir sel yatağını takip ederek tepedeki bir düzlüğe ulaştık. Buralarda artık karaçamlar egemendi; yaşlı ve rüzgâra karşı dimdik ayakta…
 
Tepedeki düzlükteyiz.
(Nisan 2025)
 
Karaçamlar başladı.
(Nisan 2025)

Atalanı'na doğru karaçamlardan biri
(Nisan 2025)
 
Karşımızda Spil'in zirvesi
(Nisan 2025)

Atalanı'na yaklaşırken yol kıyısında Aybey'in fark ettiği ve fay kırıklarını andıran derin yarıklar gerçekten ilginçti. Ama bütün bunları açıklamakta jeoloji bilgimiz yetersiz kalıyor ne yazık ki. Biraz çalışmak gerek.
 
Atalanı'na doğru rastladığımız fay kırığı
(Nisan 2025)

Bir başka açıdan fay kırığına bakış
(Nisan 2025)

Atalanı'na doğru kızılçamlar
(Nisan 2025)

Domuz erikleri çiçekte...
(Nisan 2025)
 
Spil Dağı dev bir kireç taşı kütle. Mitolojik (1) ve esrarlı hikayelerle yüklü bir dağ... Kimine göre çekirdeğinde taşıdığı manyetik özellikleri nedeniyle bir enerji merkezi ve sağaltıcı özellikleri var. Ama bu ayrı bir konu...
 
Spil Dağı'nın ihtişamlı zirvesi; önümüzdeki vadide domuz erikleri çiçekte...
(Nisan 2025)
 
Atalanı mesire yerinin girişindeyiz.
(Nisan 2025)

Atalanı'nda ahlatlar da çiçeğe durmuştu.
(Nisan 2025)
 
Atalanı'nın Manisa yönünden girişindeyiz.
(Nisan 2025)
 
Atalanı’na ulaştığımızda ortalıkta kimsecikler yoktu. İçeri girmeden bir süre mesire alanının kıyısı boyunca, Manisa yönünde yürümeye devam ettik. Bir süre sonra güneye doğru kıvrılan bir toprak yola saparak, Ansızca yönüne doğru kıvrıldık.
 
Manisa yönünde yürüyoruz.
(Nisan 2025)
 
Ansızca yoluna saptık.
(Nisan 2025)
 
Kızılçamların arasından Kemalpaşa yönüne doğru baktık.
(Nisan 2025)

Başında yemek molası verdiğimiz yangın göleti
(Nisan 2025)
 
Doğa, Spil'de daha yeni uyanıyordu. Bademler, domuz erikleri, ahlatlar konumlarına göre yer yer çiçekte ya da yapraktaydılar. Bütün bir gün boyunca sessizliğe renk katan ise, her çeşitten kuşların baharı karşılama coşkusu ile çınlayan ötüşleriydi. İspinozlar, karatavuklar, baştan karalar, ibibik veya hüthüt kuşunun ahenk dolu ötüşleri… Çok sesli bir koro gibiydi sanki doğa. Bu pastoral tabloyu tamamlayan ise dağda dolaşırken zaman zaman karşılaştığımız düzlüklerde özgürce otlayan yılkı atlarıydı.
 
Ansızca yolunda su düğün çiçekleri
(Nisan 2025)
 
Badem ağaçları
(Nisan 2025)

Gölet yakınında İzmir papatyaları
(Nisan 2025)
 
Kaya şebboyları
(Nisan 2025)
 
Yer yer yabani mor sümbüller, sarı çiğdemler, İzmir papatyaları, sarı karahindibalar, kayaların arasından çıkan ve koloniler halinde aşağıya önemler halinde sarkan mor renkli yabani şebboylar ve babamın öğrettiği sarı renkli su düğün çiçekleri bugünün yerdeki çiçek örtüsü ile ilgili tanıklıklarımızdandı. Ormanlık alanlarda epeyce yürüdük. Genellikle alçaklarda kızılçamlar, 800 metreden yükseklerde ise karaçamlar yaygındı. Karaçamlar ağacın dallanma yapısı, daha ince ve boğumları ayrışmamış görünümlü kozalakları ve yaprakların bir kökten demet gibi fışkırmalarıyla farklılaşıyor.
 
Yangın göletinin önünde uzanan Nif Dağı'nın sisle kaplı hayali
(Nisan 2025)

Hava çok soğuktu; göletin başında yemek molasındayız.
(Nisan 2025)

Basit bir çoban çeşmesi; gölet civarında...
Nisan 2025)
 
Ansızca'ya doğru; orman yolunda yürüyoruz. 
(Nisan 2025)
 
Aşağıda bizden kaçan yılkı atları
(Nisan 2025)
 
Yürüyüş boyunca çok sayıda çoban çeşmesinin yanından geçtik, mola verdik, suyundan içtik. Öğle yemeğini Spil'den ovaya doğru inerken bir yangın göletinin başında yedik. Burada da hava bayağı soğuktu. Herkes berelerini giydi. Dönüşte Beşpınar'a girerken bir av köpeği (kopay) ve aç mı aç ve yaralı bir sokak köpeğine dokunduk. Yaralıyı besledik; diğerini sevdik. İşte bizim dağlardaki bugünkü hikayemiz. Ne mutlu yürüyebilenlere, ne mutlu bize...
 
Ahlata armut aşılanmış. Onlar da çiçekte...
(Nisan 2025)
 
Dağa Kaçtım gezginleri Beşpınar yakınlarında bir çeşme başında...
(
Nisan 2025)
 
Beşpınar'a hoşgeldiniz.
(Nisan 2025)

Vadideki Beşpınar...
(Nisan 2025)
 

Dipnotlar:
(1)   Spylos (Spil) Dağı ile ilişkilendirilen mitolojik kimlikler; Tantalos, Niobe ve Pelops için bkz. https://dagakactim.blogspot.com/2016/02/kayadibinden-ikizgole.html
(2)  Fotoğraflar, belirtilenler dışında gezi sırasında İ. Fidanoğlu tarafından çekilmiştir.
 
Yazan: İbrahim Fidanoğlu

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder