LAOS'TA GÜNDELİK YAŞAM ve KÜLTÜR
29 Aralık
2023-10 Ocak 2024
Oğuz Tatlıoğlu
Laos, anlatılanlara göre; aslında
bir gezgin için Ho Chi Minh (Vietnam) ve Punom (Phnom) Pen (Kamboçya)
şehirlerine göre daha ilgi çekici… Bangkok’ta bunu yaşadık; buralardaki kentleşme, batı tarzında;
bildik tanıdık, ama Laos’da belki yoksulluk nedeniyle; daha bakir, ulaşım
büyük ölçüde tuk tuk denilen motorlu
araçlarla sağlanıyor. Ortalama bir mesafe, adam başı 20.000 Kip; bu
da yaklaşık 29 liraya karşılık geliyor. Yani 100.000 Kip yaklaşık 145 Türk Lirası...
(Oğuz Tatlıoğlu)
Uzak
Doğu’ya gelip masaj yaptırmamak olmaz dedik ve
iyi bir yere gittik. Karşılığında 140.000 Kip ödedik; bu 205 TL yapıyor. 100-150
TL’ye kadar masaj yapan yerler de var bu arada. Daha önce Bali masajı deneyimim olmuştu. Burada Tayland
masajı yaptırdım. Bu biraz daha germe ve esnetmeye yönelik ve daha sert… Sonuç
olarak; Bali masajını tercih ederim.
(Oğuz Tatlıoğlu)
Laos’a gelinceye
kadar, en çok ibadethanenin ve mangal kültürünün Türkiye'de olduğunu sanırdım, ancak burada yanıldığımı
anladım. Evlerin önündeki kişisel sunakların dışında, o kadar çok tapınak var
ki; inanamazsınız. Belli ki kültür
devrimi pek işlememiş buralarda.
(Oğuz Tatlıoğlu)
(Oğuz Tatlıoğlu)
(Oğuz Tatlıoğlu)
Mangala
gelirsek, seviye atlamışlar. Her sokakta, kapı önlerinde mutlaka mangal
görüyorsunuz. Sokak satıcılarının neredeyse hepsinde mangal var ve her yerdeler.
Sanırım burada evde yemek yapılmıyor. En önemli yiyecekleri; pirinç lapası,
domuz eti, tavuk ve Mekong’a özgü bir
balık… Ancak sokak lezzetlerinde karides, kalamar da revaçta ve Türkiye'ye kıyasla
oldukça ucuz. Ayrıca yumurtayı değişik şekillerde kullanıyorlar;
yemeklerin üstüne koymalarının dışında, şişte yumurta da yapıyorlar.
Vientiane Çağdaş Sanatlar Müzesi'nde...
(Oğuz Tatlıoğlu)
(Oğuz Tatlıoğlu)
Vientiane Çağdaş Sanatlar
Müzesi ziyaretinde Laos'un ağaç işçiliğinde rakipsiz
olduğu kanısına kapıldım;
izlediğim eserler anlatılır gibi değil, inanılmaz incelikte işlenmişti.
Laos’un en zenginlerinden
olan sanat sever iş adamı Phinisth Xayathith tarafından 20 yılda
toplanan 3000'den fazla ahşap oyma sanat eseri, 2020’de bu müzede bir araya
getirilmiş. Bu müzeye Çağdaş Sanatlar Müzesi demek biraz abartılı
olur, çünkü eserlerin tümü ağaç oyma ile
yapılmış ve tek bir sergi var. Ama Laos’a
gelindiği takdirde mutlaka görülmeli.
(Oğuz Tatlıoğlu)
Eserlerin
en büyük özelliği, tarla açmak için yakılan ormanlardan arta kalan veya baraj
yapıldığında su altında kalan
ağaçların kerestelerinden ya da kurtarılamayacak derecede hasta olan ağaçlardan
kullanılarak onlara sanatsal
anlamda yeniden hayat vermek amacıyla
değerlendirilmeleriyle ortaya çıkan
sanat eserleri olmaları. Müzede kesinlikle sağlıklı bir ağaç kesilerek yapılmış
tek bir eser bile yok.
(Oğuz Tatlıoğlu)
Tüm bu seyahat boyunca beni en çok
etkileyen kısma gelelim şimdi; UKO
& WAR JUNG Müzesi’ne...
Çinhindi Savaşları sırasında Laos, dünya tarihinde kişi başına en ağır bombardımana maruz olma gibi kötü bir
durumla karşılaşmış; 1964-1973 tarihleri arasında Amerika Birleşik Devletleri Hava Kuvvetleri, yaklaşık 2 milyon ton bomba atmış bu bölgeye. Kullanılan
mühimmatın en tehlikelileri fosfor bombaları ve tahminen 270 milyon tane atılmış olan ve ölüm makinaları olarak
adlandırılan 1,5 metre uzunluğunda ki torpidolar...
(Oğuz Tatlıoğlu)
(Oğuz Tatlıoğlu)
Bu
torpidoların özelliği; yere yakın bir mesafede açılıp, etrafa 670 tane tenis
topu büyüklüğünde bomba saçması… Bunların yaklaşık %10-%30 arası, patlamadan
toprağa gömülü kalmış. Bu mühimmat, 500 metre çapında
bir alana yayılıyor ve her
biri 20 metre çapında ve öldürücü 30 çelik parça saçıyor. Bombardımanın
üzerinden 40 yıl geçmesine rağmen, toprağın içinde patlamadan gömülü kalan bu
küçük topların patlaması ile her gün yaklaşık bir kişi ölüyor ya da sakat
kalıyor. Laos’da şu anda patlamadan
kalan bombaları temizlemek amacıyla her gün 30.000
kişi çalışıyor.
Türkiye'nin Laos Büyükelçisi Orhan Işık'ın eşi Aynur Işık'a Laoslu müze yetkilisi, Türkiye'nin Laos'a yardımları nedeniyle şükranlarını sunarken...
(Oğuz Tatlıoğlu)
(Oğuz Tatlıoğlu)
Biz
oradayken inanılmaz bir tesadüfle, yardım amaçlı Türkiye'den gönderilen protez
yapma makineleri bu müzeye
teslim edildi. Müze yetkilisi, Türkiye’ye Türk büyükelçisi Orhan
Işık’ın eşi Aynur Işık ve
bizim nezdimizde teşekkür etti. Bu umulmadık rastlantı, bana bir anda kuantum
evrenini hatırlattı.
(DEVAM EDECEK)
Yazan:
Oğuz Tatlıoğlu
Edit: İF
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder